PROTOKOL DERGİSİ | NİSAN 2021
Merhaba ben Çiğdem Dedeoğlu,
Designpr reklam ajansı kurucusuyum. Kariyer hayatıma Sarar Şirketler Grubu’nda başladım. 6.5 yıl orada markalaşma süreçlerinde çalıştıktan sonra kendi şirketimi kurmaya karar verdim. 9 yıldan bu yana da Designpr reklam ajansımda birçok özel markaya ve kamu kurumlarına grafik ve dijital tasarımlar ile danışmanlık hizmet veriyoruz.
Bir hayalim vardı küçüklüğümden beri hep yabancı karakterler ve onların değerleriyle büyüdük. Bundan sonra bizim çocuklarımız kendi kültürel değerlerimizle büyüsün istedim. Ülke olarak çok şanslıyız, coğrafi konumumuz nedeniyle tüm mevsimleri yaşayabiliyoruz, gelenek ve göreneklerimiz çok fazla. Ekibimle birlikte tüm bu değerlerimizi anlatan karakterler çizdik, kostümlerini diktik, organizasyonlarını yaptık, boyama ve hikaye kitaplarını geliştirdik. Animasyon ve çizgi filmleriyle dijital medya üzerinden istediğimiz mesajları verdik. Kısacası akıllarda tebessüm ile kalabilecek harika değerlerle Türkiye tanışmış oldu. Böylece ülkemizde yaklaşık 50 ilde kendimizden bahsettirdik.
Marka elçilerimizin kültürel değerlerimizi tanıtmak dışında çevre bilincini 7’den 70’e aşılamak gibi görevleri de var aynı zamanda. Bu sayade binlerce kişi eğitim görerek çevre dostu birey haline dönüştü. Aslında kahramanlarımız eğitimlerde bu süreci, örnek olarak ve dijital medya üzerinden de gösterdi. Hayallerim ve hedeflerim sayesinde hem ticari faaliyetimi gerçekleştiriyorum hem de ülkeme sosyal anlamda katkı sağlıyorum. O yüzden çok mutlu ve gururluyum. Şu an yepyeni bir heyecan içindeyiz. Bu yıl İstanbul’a merkezimizi taşıdık. Bu sayede markalaşmamızı daha ulusal ve uluslararası boyutta sağlamaya başladık.
Biraz hayat görüşümden bahsedeyim. Genelde hep pozitifim bu yönde olmam için hep kendime telkinlerde bulunuyorum. İnsanlar hakkında iyi zanda bulunuyorum. Bu da beni birçok negatif enerjiden koruyor. Hayatıma giren herkes için elimden geleni yapmaya gayret görtermişimdir.
İnançlı bir insanım manevi yönümü hep besleyip diri tutmaya çalışıyorum. İnsanlara yardım etmeye bayılıyorum. Bir kızım var. Ama manevi olarak birçok çocuğum var. Onların da yanında olmaya çalışıyorum. Sevebilecekleri sürprizlerle mutlu ediyorum onları bu da bana büyük bir mutluluk veriyor. Minimal hayatı çok seviyorum. Evimde ofisimde her şey yeteri kadar var. Çok fazla eşyam yok olduğunda ise mutlaka paylaşıyorum. Hayatı böyle daha kolay yönetebiliyorum. Az insan az eşya özgürlük gibi.
Hayatımın ana amacı değer üretmek, iyi niyetli ve kaliteli davranışlar sergilemek.
Ev hayatını seviyorum, yemek yapmayı temizlik yapmayı… Düzenli olmak benim için huzur demek.
Bol bol kitap okuyorum, eğitimlere katılıyorum hayatım hep bir gelişim içinde. Plates yapıyorum, seyahat ediyorum. Yeni insanlar tanıyorum, yeni kültürler görüyorum. Çok gezmek insanın bakış açısını gerçekten değiştiriyor.
Ticaret Odası’nda kendi meslektaşlarımı Meclis Üyesi olarak temsil ediyorum, Sanayi Odası’nda da Genç Girişimciler İcra Kurulu üyesiyim. Üniversitede öğrencilerim var ders veriyorum. Birçok mecrada yazılarım ve eğitimlerim yayınlanıyor. Yani bildiklerimi, fikirlerimi ve heycanımı merhametli bir kalple herkesle paylaşmaya özen gösteriyorum.
